Müzikte natüralizm, doğanın seslerini, atmosferini ve insanla olan ilişkisini müzikal kompozisyonlarla yansıtmayı amaçlayan bir yaklaşımı ifade eder. Bu akımın etkisindeki besteciler, müziğin sadece estetik işlevi olmadığını, aynı anda doğanın seslerini de betimleyen, onun güzelliklerini, yer yer de acımasız yönlerini yansıtan bir araç olarak kullanılması düşüncesindedir. Müzikte naturalizmin hissedilmesi, özellikle Romantizm döneminde ve ardında doğal unsurları taklit eden melodiler, pastoral ögeler içeren, insan-doğa ilişkisine odaklanmış besteler ile olmuştur.
Bu akımın müzikteki önemli temsilcilerinden biri olan Ludwig van Beethoven, Pastoral Senfoni ismiyle de bilinen 6. Senfoni eserinde doğanın huzurlu atmosferini, kuşların cıvıltısını ve doğa seslerini müzikle harmanlar. . Beethoven, bu eserinde, doğaya duyduğu hayranlığı ifade ederek dinleyiciyi adeta bir kır yürüyüşüne ışınlar. Doğanın çeşitli halleri, senfoninin her bölümünde farklı bir tema ile yansıtılmıştır.
Claude Debussy’nin La Mer adlı eseri de müzikte natüralizm etkisini gösteren bir diğer önemli çalışmadır. Bu eserde, denizin dalgalı hali, sakin ve fırtınalı halleri müzikal temalarla dinleyiciye aktarılır. Debussy, doğayı doğrudan dinleyiciye betimlemek yerine, onun ruhunu dinleyiciye yansıtma amacı gütmektedir. La Mer dinleyiciye denizin ruhunu taşıma amacındadır.
Müzikte natüralizm, doğanın seslerini ve ritimlerini müziğe dâhil etmekle kalmaz; aynı zamanda insanın doğayla etkileşimini, ona duyduğu hayranlığı ve bazen de korkuyu anlatır. Böylece müzik, insanı doğayla bütünleştiren bir ifade aracı haline gelir. Müzikte natüralizm, doğanın tüm sadeliği ve karmaşıklığıyla birlikte sanatta kendine yer bulmuş, doğayı seslerle betimleyerek dinleyiciyi doğal dünyayla buluşturmuştur.
Natüralizm akımı hakkında detaylı bilgi için tıklayınız.
Natüralizmin tarihi hakkında detaylı bilgi için tıklayınız.
Tiyatroda natüralizm örnekleri için tıklayınız.